VANDAL(9 Ekim 2014)
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, yabancı sözcükleri kullanmayı çok seviyorlar. Sık sık kullandıkları; konjöktür, motivasyon, kaos, konsept, manipülasyon, provokasyon sözcüklerinden sonra, Vandal ve Vandalizm sözcükleri de ağızlarından düşmez oldu!..."
...devam

KURBAN(5 Ekim 2014)
"Kurban kesme, bir KURAN kuralı, bir Kuran hükmü değildir!"
...devam

KURNAZ BİR YOBAZ AKIL VERİYOR(16 Eylül 2014)
"Kurnaz yobaz Ahmet Hakan, CHP'ye akıl verirken asıl şunu demek istiyor: Sakın karışmayın; din ticareti, yobazlık saltanatı sürüp gitsin!"
...devam

TÜRBE ZİYARETİ(6 Eylül 2014)
Osmanlı padişahlarının İstanbul'daki türbelerini ziyaret edenlerle, ANITKABİR'i ziyaret edenlerin sayısı karşılaştırıldığında ortaya şu çarpıcı gerçek çıkmaktadır: Türk Milleti, Osmanlı padişahlarını sevmemiş, benimsememiş, sahiplenmemiş ve unutup gitmiştir...
...devam

MEVLİT(2 eYLÜL 2014)
Mevlit, Kuran'dan alınmış bir ayet ya da ayetler toplamı değildir. Mevlit'in içeriği, İslam'ın kutsal kitabı Kuran'a aykırıdır!
...devam

 
isim
e-mail

Ekle Çıkar

Misafir defterine yazınızı eklemek için tıklayınız.
1/41
İsim Şehir Notunuz
Vedat Kılıç Mersin Merhaba... Sayın Doğu Perinçek yeni Genelkurmay başkanından şüphe duyan aydın tanımlamasında herkesi korkaklıkla suçlarken ona da kefil olduğunu söylüyor. Sizin bazı Atatürkçüler hakkında belgelere dayanan uyarılarınızla belirttiğiniz şahıslardan hep şüphe duydum. Şimdi o sahte Atatürkçüler birer birer gerçek yüzlerini göstermeye başladı. Bu sahtekarlardan sizin de uyarılarınızla şüphe duymakta haklı olduğum doğrulandı. Sayın Periçek'in aydın tanımına göre siz ve biz "Şüpheci korkak" oluyoruz. Yıllardır İşçi Partisi'ne üye olmadığınızı hep merak ederdim, sizi şimdi daha iyi anlıyorum.. Saygılar sunarım.
Değerli Veday Kılıç, Nergiz yayınları tarafından yayımlanan "ATATÜRKÇÜLER YENİLDİ" kitabımı okumanızı dilerim. Sevgiler, Yılmaz Dikbaş
Billur Bingöl İzmir Sayın Dikbaş , Paylaştığınız yazıların, sayfa formatında sorun var. Yazı iç içe geçmiş ve okunması zorlaşıyor. Buna bir çare bulmanız mümkün mü lütfen? Saygılarımla Billur Bingöl
Değerli Billur Bingöl, WORD formatında yazıyorum. Hangi yazılar karmaşık geldiyse lütfen bildiriniz. Facebook'taki yazılarımı da paylaşmanızda sorun var mı? Sevgiler Yılmaz Dikbaş
adem bayrakdar izmir izmir fuarında tanıştım ama gercekten deyerli birisin mütavazibir kişilige sahip bir insansınız hayat size herdayim güzel şeyler sunsun
Çok teşekkürler. Başarılar dilerim. Sevgiler...
Atila Ulgar Düsseldorf Sevgili,Degerli,Türkün yenilmez aydin Kalemi Saygideger Dikbas.Türk edebiyatina,okuyan Türk insanina yapmis oldugunuz aydinlatici ufuk acici bilgiler sunmanizdan dolayi sonsuz tesekkürler.Rabbim saglikli uzun ömürler versin.Selam ve saygilarimla.
Çok teşekkür ederim. Başarılar dilerim. Sevgilerimle...
HANİFİ ÇARDAK OSMANİYE GELİN YÜZLEŞELİM isimli kitabınızı okurken kutsadığımız nice kişilerin zalimliklerini ve insanlıktan çıkışlarını,bilimden ve dinden uzak davranışlarını belgelendirmeniz zihnimizi açtı, ufkumuzu aydınlattı.Türk insanını kulaktan duyma safsatalarla uyutan tarihçiler ve din adamlarının üzerindedir bunun vebali.Bu değerli çalışmanızı herkesin okumasını diler, çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Teşekkürler. Başarılar dilerim. Sevgiler...
Mahmut ÖZYÜREK Isparta Saygın Hocam; “Gelin Yüzleşelim” adlı, büyük bir emek, çaba ve araştırma ürünü olan kitabınızı, okuyorum. Tarih öğretmeni olmama karşın, çok yerde kendimden utandığımı, “ben bunu neden araştırmadım” diye üzüldüğümü belirtmeliyim. Elbette en üzüldüğüm ve içimi en çok acıtan yanı ise “öğrencilerime çok konuda yanlış bilgi verdiğimin” ayırdına varmam, sizin söyleminizle kendimle “yüzleşmem” oldu. Büyük bir değerbilirlikle Isparta İdare Mahkemesinde “Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Yaşadığı Topraklardasınız” sapkın girişimine karşı açtığımız dava ve sonuçlarını belgelerle değerlendirmeniz beni ve o dönemdeki ADD Isparta Şube Yönetim Kurulu üyelerini onurlandırdığını belirtmeliyim. Bu dava, Dava dilekçemizde de belirttiğim gibi, yalnız Isparta da bir yere, bir levhanın dikilip-dikilmemesi davası değildi. Bu dava Türkiye de gerici akımların en gür kaynağına, gericiliğin beslendiği ana damara, yani gericiliğin şahdamarına karşı Kemalist ve devrimci bir karşı duruştu. Bu dava şeriat bataklığını kurutmak adına, tüm tehditlere, saldırılara, iftira ve karalamalara karşın yüreklice girişilmiş bir Kemalist eylemdir. Ancak ne yazık ki bu davayı açmamın bedelini çok ağır ödedim. Bu şahsıma karşı gerek yurdun değişik yörelerinden, gerekse Isparta içinden gelen ve ciddiye bile almadığım tehdit ve hakaretlerden kaynaklı bir “bedel” değildi. Bu dava nedeni ile gericiler, F-Tipi Cemaat ve Nur tarikatı değişik bir saldırı yöntemi uyguladı. ADD İçine yerleştirilmiş hücrelerini harekete geçirdi. Sonra da geriye çekilip büyük bir keyifle olup biteni izlediler. Bana bu davanın bedelini ödeten, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetimini ele geçirmiş olan mandacılığı ve masonluğu tescilli Tansel ÇÖLAŞAN ve ona kayıtsız koşulsuz biat etmiş GYK üyeleridir. Bu salt bir iddia değil belgeleri ile kanıtlanmış bir gerçekliktir. Onlarca örnek verebilirim. Ama bir örnek her şeyi anlatmaya yetecektir. Benim görevden alınmamda en önemli tanık olarak beyanları esas alınan Isparta’da yerel Çözüm Gazetesinin ortağı, Fetullahçılığı ile tanınan, hemen her konuda karşı karşıya geldiğimiz, gazetesinde her fırsatta ADD’ye, Atatürkçülere ve Atatürk’e saldıran Şakir AKSÖZ.. Bu kişi ADD üyesi olmadığı gibi, Isparta da ADD’nin etkinlik ve eylemlerini engellemek için F-Tipi cemaatin tüm olanaklarını harekete geçiren birisi. Bn. Tansel ÇÖLAŞAN’ın özel görevlisi olarak Isparta’ya “gizlice”! gelen REMZİ BABACAN, Isparta da Mahmut özyürekle şu veye bu şekilde sorunu olan yüzlerce ATATÜRKÇÜ- CHP-DSP-İP-ÇYDD-EĞİTİM-İŞ vb örgüt üyesi birisine değil, doğrudan Şakir AKSÖZ’ün yazıhanesinde soluğu alıyor. Remzi Babacan’ın Isparta ya gelişinden (asılsız suçlamaları nedeni ile mahkemelerde ceza ve tazminat a mahkum olan şikayetçiler dışında) bırakın ADD üyelerini, yukarıda saydığım örgüt üyelerinin hiç birisinin haberi yoktur. Ama F-Tipi ile bağı olan, ne kadar cemaatçi varsa “Mahmut ÖZYÜREK bitti…” diyerek ortalıkta dolaşmaya başlıyorlar. Bu bir rastlantı mıdır? Yoksa Daha önce Atatürk karşıtı F-Tipi çete ile her anlamda ve her alanda, hiçbir şeyden, hatta can emniyetinden bile endişe duymadan mücadele veren Mahmut Özyürek’e karşı planlı bir operasyon mudur? Saygı ve esenlik dileklerimle..
Çok Değerli Kemalist Dostum, Yalnız Ispartalı vatanseverler değil, Türkiye'deki tüm yurtseverler sizi, yıllardır verdiğiniz Kemalist savaşımdan dolayı kutlamakta ve kucaklamaktadır. Sizi ve ADD Isparta Şubesi Yönetim kurulu üyelerinizi bir kez daha candan kutluyorum. Sevgi ve Saygılarımla, Yılmaz Dikbaş
 

designed by mescomedia